Tarih: 26.04.2024

Türklerden Önceki Dönem

Afşin'in kuruluşunun Hititlere kadar uzandığı çeşitli kaynaklarca ifade edilmektedir. "Kahramanmaraş yolu üzerindeki Döngele köyünde yapılan kazılarda M.Ö. 1900 tarihlerinden itibaren bölgede Hitit Uygarlığı'nın varlığı ortaya çıkarılmıştır. Kahramanmaraş yakınlarındaki Himli köyü yakınlarındaki kazılardan da M.Ö. 750 yıllarından itibaren, bölgede Asur egemenliğinin varlığı öğrenilmektedir. M.Ö. 546 tarihinde Pers Kralı Kirus'un Lidya Kralı Krazüs'ü mağlup etmesiyle bütün Anadolu Pers egemenliğine girmiştir. M.Ö. 333 yılında Makedonya Kralı Büyük İskender'in, Afşin-Elbistan üzerinden İran'a yürüdüğü, daha sonra Romalılar ın egemenliğine giren Afşin' in Roma çağındaArabissos adıyla canlı bir ticaret merkezi olduğu çeşitli kaynaklarca belirtilmektedir. Roma İmparatorluğu'nun yıkılmasından sonra, Bizans toprakları haline gelen bölgede, zaman zaman Araplar hakim olmuştur."

Kentin en canlı dönemlerinin Roma-Bizans çağları olduğu Kahramanmaraş müzesinde ve ilçenin hükümet konağı bahçesinde sergilenen heykel ve sütunlardan anlaşılmaktadır.

Kentin ilk yerleşim merkezi olan kalede yapılan araştırmalarda yine Bizans çağına ait olduğu sanılan 5-6 m. uzun1uğupda, 1.5· m. yüksekliğinde bir sur kalınbsına rastlanmaktadır. Çevresi konutlada kuşablmış olan bu sur kalınbsı üzerinde herhangi bir araştırma yapılmamıştır.

Afşin yakınlarında en eski tarihi kalınb, kente 7 km. mesafedeki Eshabü'l-Kehf külliyesidir. Eshabü'l-Kehf de kiliseden dönüştüMen bir cami ve kervansaray yer almaktadır. Buradaki-ilk yapıt kentte hüküm süren Bizans kumandam Dakyanus'tan kaçan ilk Hıristiyanlarca kurulan bir kilisedir.

İlçe merkezine 35 km uzaklıkta olan Kaşanlı köyündeki KızOğlan kayası olarak bilinen kaya kabartmasının, Bizans sanabnın bir örneği olduğu İsa, Meryem ve Aziz Yuhannes figürlerinden anlaşılmaktadır. Başı Haleli bebek İsa, solunda aziz Yuhannes ile birliktedir. Meryem İsa sandalyede oturur biçimdedir.

Hurman kalesi, Marabuz köyünde, Hurman çayının kuzeyindeki sarp kaya üstündeki yapıt, tarihi belli olmamakla beraber Bizans döneminden olduğu sanılan 10-15 metre yüksekliğindeki surlar sekiz burçla güçlendirilmiştir.

Afşin-Tanır nahiyesine bağlı Yassıhöyük çevresindeki buluntulat burada bilimsel kazı yapılması gerektiğini göstermektedir. Köy çevresinde Roma dönemi su yolları, duvarlar, bentler bulunmaktadır.

Afşin' e 14 km mesafede bulunan Arıtaş (Hunu) kasabasında da Bizanshlar' dan kalma büyük bir höyük bulunmaktadır.

Kasabanın merkezinde bulunan höyükte (kale) bugüne kadar herhangi bir araştırma yapılmamışhr. Edinilen bilgilere göre Bizans İmparatoru Romen Diogen'in esaretinden sonra meydana gelen karışıklıklardan istifade ederek Güney Anadolu'nun bir kısmını ve bu arada Elbistan bölgesini de ele geçirmiş olan Filaretos 1073 tarihinde Hunu'da Ermeni rahiplerini toplatarak bir katalikos seçtirmiştir ve burasını Katalikosluğa merkez yaphrmışhr (Yinanç, M.H. İslam Ansiklopedisi, 4. Cilt).

Bütün bu bilgilerden anlaşılacağı gibi Afşin'in yakın çevresinde ve kent merkezinde bulunan tarihi kalıntılar, Türkler den önce de buranın çok önemli bir yerleşim merkezi olduğunu göstermektedir. Bu bilgilerden sonra şehrin kuruluş yerinin kale ve çevresi olduğu kesinlik kazanmaktadır. Halen çevresi eski evlerle kuşatılmış bir tepe üzerinde yer alan kale kuruluşundan bugüne kadar yerleşim yeri olarak kalmışlır.

Şehrin kuruluş yeri ol~ak buranın seçilmesinin nedenleri arasında doğal korumanın kolayolması, yakınında dini kurumların varlığı önemli roloynamaktadır. Örneğin Eshabü'l-Kehf gibi kutsal bir yerin kentin yakınında bulunması ve buraya giden tek yolun Afşin üzerinden geçmesi, ilk çağ' da önemli bir yerleşim merkezi olmasını sağlamışhr. Ayrıca ilk çağlarda ipek yolunun da buradan geçtiği bir çok kaynaklarda belirtilmektedir. Ancak bu, günümüzde kesin olarak kanıtlanamamışhr.