Tarih: 20.04.2024

Garsüddin Halil Bey

Karaca Bey'in ölümünden sonra Dulkadirli Beyliği'nin başına oğlu Halil Bey geçti.

Memluklar da, Dulkadirliler'in elindeki toprakların hakimiyetini 10 Haziran 1354'te Ramazanoğlu'na verdi. Fakat, bu Üçoklarm Reisi Bozok Türkmenleri'ne hakim olamadı. Yönetimi yeniden ele geçirmek isteyen Dulkadirliler, Ramazanoğullan'm yenerek Çukurova'ya doğru sürdü. Bunun üzerine Memluklar, bölge ye hakim olmak ve sükuneti sağlamak amacıyla Halil Bey'i Dulkadirli Beyi olarak tanımak zorunda kaldı.

Halil Bey, babasım Memluklar\ı teslim eden Eretnaoğlu Mehmet Bey'den intikam almak için akınlara başladı. Ülkesini Zamanh'ya kadar genişletti. 1354'te Harput'u Eretna'lılarden aldı ve Malatya'yı almak için sefedere başladı.

Böylece Memluklar'la arası açılan Halil Bey, onlarla da mücadeleye başladı. Yaphğı bir çok savaşı kazanarak Sultan'ı iyice kızdırdı. Sultan, Halep valisi Timurbay komutasında büyük bir ordu gönderdi; fakat, Halil Bey, Ramazanoğullarını'nın da desteği ile bu orduyu Ayas (Yumurtalık)ta büyük bir yenilgiye uğrahp tamamen imha etti.

Güçlenen Dulkadirliler Halep'e kadar tehditlerini sürdürüp, yine Memluklar'ı huzursuz ediyordu. Memluklar da artık Halil Bey'i ortadan kaldırmak için 1379 Sonbahannda Şam valisi Baydamir Harezmi'yi görevlendirdi. Seferberlik ilan edilip çevred~ki bütün vali ve kumandanları birlikte harekete dahil ettiler. Hazırlanan çok güçlü bir orduyu Maraş önlerinde karşılayan Halil Bey, büyük bir zafer kazandı. Memluk vali ve kumandanları sağ kalabilen askerleriyle Halep'e doğru kaçtılar.

Bu zaferden sonra Halil Bey, Memluk topraklarına yaphğı akınları sıklaştırıp, Amik ovasını aşh ve Halep'e dayandı. Memluk Sultanı Berkuk, bütün Suriye bölgesi valilerine emir göndererek Dulkadirliler'e karşı yeni bir sefer için hazırlanmalarını istedi. Sonunda, Şam valisi Timur Merdam, Halep Valisi İnal Yusufi, Hama valisi Taştimur KasIm!, Safat valisi Taştimur Alay!, Trablus valisi Gümüşboğa Yelboğavı birliklerini Halep'te topladılar. Bazı, Türk, Arab, Kürt beyleri de birlikleri ile onlara kahldı.

Bu ordu 3 Temmuz 1381 'de Maraş'a ulaşh. Halil Bey'in kardeşi Sevli (Şaban Süli) Bey, bir kuvvetle saldırdı ise de yenemeyip çekildi. İki gün sonra Memluklar Dulkadir ordusunu bozguna uğrahp Maraş'ı ele geçirdi. Oradan Elbistan'a yürüdü. Sevli Bey, yine karşı koymak istediyse debaşedemeyip kaçmak zorunda kaldı. Harput'taki kardeşi Halil Bey'in yanına, elinde kalan birliğiyle ulaşh.

Halil Bey Malatya'ya akınlar yapmakla meşguldü. Elbistan'da bir ay kalan Memluk ordusu, Malatya'ya yönelip asıl amaçları olan Halil Bey'i ve ordusunu imha etmek istedilerse de Fırat nehrini geçmeleri mümkün olmadı ve Halep'e dönmek zorunda kaldılar.

Durumu kritik gören Halil Bey ile kardeşi Sevli Bey, - geçici de olsa mektup göndererek Sultana itaaatlerini sunmak durumunda kaldılar.

Dulkadirliler, bu savaşla iki büyük şehirlerini, Elbistan'la Maraş'ı kaybetmişlerdi. Memluklar, Elbistan'a Alaaddin Alhnboğa adında bir vali tayin etmişlerdi; fakat, bu vali 1382 yılında Memluklar'daki bir karışıldığı fırsat bilip isyan etmiş, mücadelesinde başarıya ulaşamayıp Kadı Burhaneddin'e sığınmak zorunda kalmışh. Memluklar da Elbistan'a Şeyh Ali Kazvini'yi vali olarak tayin ettiler.

Bu sırada Eretnaoğulları hanedanına. son verip güçlü bir krallık kuran Kadı Burhaneddin, Dulkadirliler'le dostluk ve akrabalık kurmuştu. Bunu fırsat bilen Halil Bey, Ramazanoğulları'nın da desteğini alıp Memluklar'a saldırdı ve 1384 yılında Elbistan ve Maraş'ı yeniden aldı. Durumdan haberdar olan Halep valisi Yel- . boğa Nasıri hemen kuvvetli bir orduyla Maraş'a geldi ve tekrar aldı. Sonra da Elbistan'a yöneldi. 6 Temmuz 1384'te Dulkadirliler'i bu sefer bozguna uğrahp şehri tekrar aldı ve Elbistan'a Timurboğa Hasan komutasında yeni bir kuvvet yerleştirdiler.

Halil Beyin mağlubiyetleri kardeşleri ile arasının açılmasına sebep oldu. Nitekim, Sevli, İbrahim, Osman ve İsa adlı kardeşleri ayrılıp Sultan Berkuk'a sığındılar ve itaatlerini arzettiler.

Bu aile sürtüşmesini fırsat bilen Berkuk, Halil Bey'den kurtulmak içinzamanın geldiğine inandı ve bir suikast düzenlemeleri için Yağmur oğlu Sarİmüddin İbrahim adında bir fedai görevlendirdi.

Antep ile Maraş arasındaki yaylalarda olan Halil Bey'e 1386 yılı Nisan ayında kavuşan fedai, görüşme dileyip çadırından uzaklaştırdı ve hazırladığı pusuya düşürüp arkadaşları ile birlikte kılıç darbeleriyle delik deşik ederek öldürdü ve başını kestiği gibi Kahire'ye götürdü.

Türbesi Zamanh Kalesi eteklerinde Melik Gazi türbesi yakınlarındadır. Halil Bey öldürüldüğünde 60 yaşlarındaydı. Cesareti, kuvvetli şahsiyeti, kibarlığı ve alicenaplığı ile tanınıp tebaasında çok seviliyordu.