Türkler Dönemi
Afşin, 1071 Malazgirt zaferi ile Anadolu' da yerleşmeye başlayan
Oğuz Türkleri'nin bölgeye yönelen kolu, Afşin Bey komutasında
fethedilerek Bizans egemenliğinden kuİtulmuşlardır. Kentin
adı olan Afşin, bölgeyi fetheden kumandanın isnıinden geldiği
çeşitli kaynaklarca ifade edilmektedir.
Afşin' de en önemli tarihi kalınh şüphesiz Eshabü'l-Kehf külliyesidir.
"Bizans devrinde olduğu gibi Selçuklular'ın fethinden sonra da bir ziyaretgah haline gelen Efsus, Eshabü'l-Kehf mağarası
bitişiğinde bulunan kilise harabeleri üzerinde 13. Yüzyıl başlarında
Maraş valisi Nusretdin Hasan tarafından bir cami yaphrılarak
vakıf tesis edilmiştir. Kitabelerin kaydına göre bu eserler
İzzettin Keykavus devrinde 1215 yılında, inşa edilmiştir."
"Külliyenin esasını üç eser
meydana getirmektedir. Bu
eserler Osmanlı resmi vesikalarında
cami, zaviye ve medrese
adları ile anılıyor. Türkler döneminde yapılan diğer bir tarihi eser de Dede Baba
türbesidir. Türbenin kesin
tarihi belli olmamakla beraber
Selçuklular döneminde yapıldığı
ve buraya vakıf arazisi bağlandığı Yinanç tarafından belirtilmektedir.
Dede Baba' nın Afşin' e gelişi halk arasında şöyle hikaye
edilmektedir. Selçuklular devrinde Alaaddin Keykubat i zamanında
Medine ensarından iki zat Eshabü'l-Kehfin hizmetinde bulunmak
üzere Efsus' a gelir. Hüseyin ve Himmet adlarındaki bu zatlar
gönüllü asker olurlar. Bunlardan Hüseyin, deve bölüğünün komutanlığını
üstlenir. Eshabü'l-Kehfin yapımında develeriyle taş taşır.
Türbesi daha sonra kurulan Dedebaba mahallesinde bulunmaktadır.
Halk ensardan olan bu zahn türbesini kutsal saymaktadır. Yaptığı
işten dolayı önceleri deved baba denilmiş, daha sonra Devebaba
namıyla anılmış, şimdi ise halk onu Dedebaba ve Devebaba olarak anmaktadır.